Ömer Faruk Sorak’ın yönetmenliğini üstlendiği “Kendi Yolumda” filmi, Türk sinemasında son yıllarda dikkat çeken yapımlar arasında yer alıyor. 2022 yılında vizyona giren bu film, gerçek hayatla rüya dünyasının kesiştiği bir yolculuk hikayesi sunuyor. Başrolünde ünlü müzisyen Gökhan Özoğuz‘un yer aldığı film, izleyicilere komedi ve dramı harmanlayan farklı bir bakış açısı sunuyor.
Filmde Gökhan Özoğuz, kendisini canlandırıyor ve Adana’da bir tamirci dükkanında başlıyor hikayesi. Bir gün arabasını tamir ettirmek için Adana’da bir tamirciye gider ve burada genç bir çırak olan Ömer Ali ile tanışır. Ömer Ali, baskıcı babasının tamirhanesinde çalışan, ancak müzikle ilgilenen bir gençtir. Gökhan’a bir şarkısını dinletir ve müzikal kariyerinde ilerlemek istediğini dile getirir. Ancak çırak Ömer Ali, müzikal hayalleri konusunda kararsızdır. Gökhan, ona hayallerinin peşinden gitmesini söyler, fakat Ömer Ali ona derin bir soru sorar:
“Sen de benimki gibi bir aileye, benim doğduğum gibi bir tamirhaneye doğsaydın, Athena Gökhan olabilir miydin?”
Bu soru, Gökhan Özoğuz‘u derinden etkiler ve kısa süre sonra uykuya dalar. Rüyasında kendisini, tamirci çırağı olarak bulur ve Adana’nın zorlu şartlarında bir hayatı yaşamaya başlar. Rüya dünyasında Gökhan, Adana’nın arka sokaklarında büyüyen, geçim sıkıntısı çeken, müzik hayalleri olan bir gence dönüşür. Bu noktada izleyiciler, Özoğuz’un hayatı bambaşka koşullarda nasıl şekilleneceğine dair bir yolculuğa tanık olur.
Gökhan Özoğuz başrolünde yer aldığı “Kendi Yolumda” filminde, Adana’da bir tamirciyle tanıştıktan sonra farklı bir yaşamda nasıl biri olabileceğini sorgulayan bir müzisyeni canlandırıyor. Özoğuz, Athena grubunun kurucusu ve solistidir. Özellikle Eurovision 2004‘te Türkiye’yi temsil etmesiyle geniş kitlelerce tanınmıştır. Müzik kariyerinin yanında TV programlarında jüri üyeliği yapmış ve oyunculuğa da adım atmıştır.
Gökçe Bahadır, filmde Gökhan’ın hayatına dokunan önemli karakterlerden Zeynep rolünü üstlenmiştir. Bahadır, Yaprak Dökümü ve Ufak Tefek Cinayetler gibi projelerle ün kazanmış ve tiyatroda da başarılı işlere imza atmıştır. İstanbul Üniversitesi Radyo Televizyon Bölümü’nden mezun olan Bahadır, sinema ve dizi sektöründe önemli bir oyuncu olarak yerini korumaktadır.
Tamer Levent, filmde Şükrü karakterini canlandırmaktadır. Türk tiyatrosunun önde gelen isimlerinden biri olan Levent, Devlet Tiyatroları’nda uzun yıllar hizmet vermiş, aynı zamanda yönetmenlik yapmıştır. Aşk Yeniden ve İstanbul Kırmızısı gibi projelerde de yer almış olan Levent, hem yerli hem de uluslararası yapımlarda rol alarak kariyerini sürdürüyor.
Ferit Aktuğ, Kurtuluş karakterini canlandırmaktadır. İzmir Ekonomi Üniversitesi’nden mezun olan Aktuğ, Kavak Yelleri ile geniş kitlelerce tanınmıştır. Daha sonra Ufak Tefek Cinayetler ve Kurtlar Vadisi Pusu gibi projelerde yer alarak kariyerine devam etmiştir.
“Kendi Yolumda” filmi, kader, seçimler ve hayat koşullarının insan üzerindeki etkilerini irdeleyen bir hikâye anlatıyor. Film, izleyicilere şu soruyu sormaya cesaret ediyor: “Hayatımız, doğduğumuz yer ve aile koşullarına göre mi şekillenir, yoksa seçimlerimizle mi?” Gökhan Özoğuz’un bir tamirci çırağı olarak kendi hayatına farklı bir pencereden bakması, bu sorunun cevabını arayan bir yolculuğun başlangıcını simgeliyor. Bu yolculuk sırasında yaşadığı deneyimler, Gökhan’ın gerçek hayatta kazandığı başarılara başka bir anlam katıyor. Rüya ile gerçeğin iç içe geçtiği bu anlatı, izleyiciyi hem güldüren hem de düşündüren sahnelerle dolu.
Ömer Faruk Sorak, Türk sinemasında özellikle “G.O.R.A” ve “Aşk Tesadüfleri Sever” gibi filmleriyle tanınan bir yönetmen. “Kendi Yolumda”, Sorak’ın sinemasal ustalığını bir kez daha ortaya koyan bir yapım. Adana’nın arka sokaklarını ve zorlu yaşam koşullarını güçlü bir sinematografiyle yansıtan film, izleyiciyi gerçek bir mekânsal yolculuğa çıkarıyor.
“Kendi Yolumda”, sadece bir müzikal yolculuk değil, aynı zamanda hayatın zorlukları, fırsatlar ve kişisel seçimlerin önemine dair bir hikaye. Gökhan Özoğuz‘un hayatı üzerinden hayallerin peşinden gitmenin değerini anlatan bu film, herkesin hayatında en az bir kere sorması gereken bir soruyu gündeme getiriyor: “Eğer şartlar farklı olsaydı, yine aynı kişi olabilir miydim?”
Bu film, sadece Gökhan Özoğuz hayranları için değil, herkes için etkileyici bir hayat sorgulaması sunuyor ve izleyicilere unutulmaz bir sinema deneyimi vaat ediyor.
